Ana içeriğe atla

UMUTLU OLABİLMENİN 7 YOLU.



UMUTLU OLABİLMENİN 7 YOLU.

Sevgili dostlar,

Bugün insan denen varlığın ana yakıtı "umut" duygusundan ve bu duyguyu nasıl edinip gözümüz gibi koruyabileceğimizden bahsedeceğim.

Aman hocam ne umudu biber olmuş elli lira, çocuklar otelde tatil istiyor ama ben otelin önündeki çimlerde bile kalamam sen neden bahsediyorsun deme. Çünkü zorlu şartları aşmanın en önemli şartı umut denen enerjiyle sürekli pillerini doldurabilmendir. Umudunu bir kaybedersen gelsin depresyonlar gelsin çok daha kötü şeyler.

O yüzden bu yazıyı iyi oku ve umudunu kaybettiğini düşündüğün başka insanlarla paylaş.

1) ZİHNİN SENİ KANDIRMASIN

Dostum zihnin her zaman iyiliğine çalışmaz. Onu kontrol edemez ve her lafını dinlersen seni parça pinçik eder. Kötü bir durumda kaldığın zaman zihninde hemen olumsuz düşünceler uçuşmaya başlar. 

"Şimdi bittim"," Bu işten paçayı sıyıramam" ve "Rezil oldum" gibi türlü kötümser düşünce mızrakları bağrını deler. 

Şunu iyi bil ki bir şeyi düşünüyor olman onun doğru olduğunu göstermez. Zihnin yanlış sonuçlara varıyor hatta düpedüz saçmalıyor olabilir. 

Umutsuzluk duygusu otomatik olarak umutsuz düşünceleri besler ve bu döngüye bir kere girdin mi  örtün beni ölem" moduna girersin. 

Bunun sana bilimsel adını da vereyim "Bilişsel Çarpıtma" yani beyninin gerçekliği duygu durumuna göre çarpıtması. 

Bu çarpık bakış seni öyle bir hale koyar ki, suyun içinde susuz kalırsın ve boğazına kadar suyun içinde olduğunu fark edemezsin. 

Bu sebeple böyle durumlarda zihnine "kapa çeneni" de. Sakince düşün ve zihninin sana gönderdiği bilgilerin doğru olmayabileceği ihtimalini değerlendir. Bak gör sen bunu yapınca o uğursuz sesler nasıl hafifliyor.

2) KENDİNE DOĞRU SORULARI SOR.

Umutsuzluk hissetmeye başladığın zaman her türlü kötü senaryoyu düşünür ve neden felaketlere uğrayacağın konusunda elli tane çok mantıklı görünen sebep bulursun. 

Bunun nedeni zihin bilgisayarına yanlış sorular sormandır. 

Zihnine " ey zihnim neden hiç umudum yok hadi bana ispatla" dersen zihnin de işini yapar ve sana umutsuz olman için gereken tüm mükemmel sebepleri sunar.

Aklını kullanıp zihnine doğru soruları sorarsan mesela " bu zorlukların üstesinden nasıl gelebilirim ? " dersen aynı zihin sana bu sefer olumlu cevaplar verecektir. 

3) UMUTSUZLUKTAN HANGİ ÇIKARI SAĞLIYORSUN ANLA

Çoğu zaman olumsuz düşünceleri işine geldiği için üretirsin. 

Örneğin "Asla iş bulamam" demenin ardında evde yatmanın rahatlığını korumak çıkarı yatıyor olabilir. 

"Ben bu işi hayatta beceremem" dediğin zamanda aslında o işi yapıp risk almak yerine topa hiç girmemeyi tercih ediyor olabilirsin. 

Kısacası şu an farkında olmadığın bir çıkarın olduğu için bu umutsuz durumda olabilirsin. 

Uydurduğun bahaneyi belirle ve ondan kurtul. 

Eğer kısa yol istiyorsan şöyle yap. 

Kendine " Umutlu olursam ve olumlu düşünürsem neler kazanırım ?" sorusunu sor . 
Yani seni sabote eden zihnine masayı tersine çevir.

4) ÇÖZÜM ODAKLI OL

Umutsuz insanların o şekilde olmalarının sebebi hayattaki problemlerinin hiç bir zaman çözülmeyeceğine kendilerini inandırmalarıdır. 

Bu sebeple sürekli şikayet edip ağlayarak, çözüm konusunda tek adım atmazlar. 

Ayağına diken batan birinin acıdan ağlamasına rağmen dikeni çıkarmak için kılını bile kıpırdatmamasına benzer bu durum. Sakın böyle olma. 

Her durumun bir çözümü vardır. Tüm yaşam aslında çözülmesi gereken problemlerin toplamıdır. Problem çözdükçe güçlenirsin ve kendine güvenin artar. Üstelik mutluluk yaşamına hediye olarak gelir. "Yapamam" deme "Nasıl Yapabilirim ? " de.

5) PLANLA VE EYLEME GEÇ

Umutsuzluk ve hareketsizlik ikiz kardeşlerdir. Ne kadar hareketsiz kalırsan o kadar umudunu kaybedersin.  İşler kötü gittiğinde içindeki aptalca sesler sana "dur ve saklan" der. Ama tam tersine kötü bir durumda tek kurtuluşun hareket halinde kalmaktır. 

Örneğin bir aksiyon filminde, filmin kahramanına kötü birileri dürbünlü tüfekle ateş ediyorsa o kahramanın elinden geldiğince hareketli kaldığını izlersin.  Ama öldüm artık diyerek olduğu yerde oturursa onu ceylan gibi avlarlar.  İşte yaşamdaki problemlerle mücadele şekli de böyledir.

Umutsuzluğa düşüren sorunlarını listele. Her biri hakkında neler yapabileceğini düşün ve plan yap. Sadece plan yapmak bile moralini oldukça düzeltecektir. Hemen ardından da mutlaka eyleme geç. Minicik bir eylem bile büyük fark üretir. 

Gece evinin lambası söndüğü zaman karanlıkta oturup ağlamazsın. Hemen ne yaparım diye düşünürsün. Çıkıp yeni bir lamba alıp eve getirip takarsın. İşte bu kadar. 

6) DESTEK AL

Dostum umutsuz hissettiğin zaman eve çekilip battaniyeye sarılarak saklanmak hiç bir şeyi düzeltmeyecek tam tersine işler daha da kötü olacak. 

İnsan sosyal bir varlıktır. Ailen ve arkadaşların bu günler için var. Onların desteğini iste. 

Ancak tabi bu insanların seni daha da bunaltacak kötümser ve pasif tipler olmaması lazım eğer öylelerse sana zararları olur.  Tam tersine seni motive edip umut verecek insanlarla iletişim kur. 

Ancak daha da iyisi işini bilen bir profesyonelden destek almak olacaktır. Hocam ben onlara güvenmiyorum falan deme. Alacağın en kötü profesyonel destek evde battaniyeye sarılıp kendi kendini eritip bitirmenden iyidir. 

7) İNAN

Benim için en önemli madde bu. İnandığın kendinden büyük bir şeyler olsun kardeşim. 

"Ben hiç bir halta inanman çok akıllıyım" diyenler yavaş yavaş nihilizm bataklığı içinde boğulup hızlı hızlı delirirler. 

Bu sebeple Evren nedir ? Ben kimim ? Neden bu boyuttayım ? Hayatımın amacı ne ? gibi sorulara çok net cevaplarının olması seni son derece güçlü bir insan yapacaktır. Çünkü insan inanmaya yatkın bir varlıktır. 

Tüm evrenin sevgiyle dolu olduğuna, her şeyin bir sebebi olduğuna ve yaptığı tüm iyi işlerin sonucunu göreceğine inanan biriyle. Evrenin rastgele, acımasız bir yer ve her şeyin anlamsız olduğuna inanan biri arasında ciddi psikolojik direnç farkları vardır. Bana inanmıyorsan bu konuda bilimsel araştırmalara bir bakman yeter. 

Evet umarım bu ufak tavsiyeler size faydalı olacaktır.

Tabi kendini kaliteli bilgiyle beslemen umutsuzluktan kurtulma sürecinde son derece önemli. 
Öğrendiğin her kaliteli bilgi seni daha da güçlendirecek ve umudunu arttıracaktır. 

Bu konuda sana yardımcı olabilecek ve motive edecek bir çok videoyu kanalıma yükledim. Özellikle "Mutlu Olmak İçin Vazgeçmen Gereken 15 Şey" videomu çok dikkatli izle derim. 

Kanal burada bir bak istersen. Bir şey kaybetmezsin ama çok şey kazanabilirsin.


Sevgilerimle
 

Aydın Serdar Kuru

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

PSİKOLOJİK BASKI TEKNİKLERİ

PSİKOLOJİK BASKI TEKNİKLERİ Sevgili dostum, Bugün üzerinde uygulanıyor olabilecek yada gelecekte karşı karşıya kalabileceğin bazı psikolojik baskı tekniklerinden örnekler vermek istiyorum. Her zaman dediğim gibi seni ancak bilmediğin yumruklar devirebilir ama geldiğini gördüğün her tür saldırıya karşı önlem alabilirsin. 1 ) Öncelikle üzerinde psikolojik olarak baskı kurmaya çalışan insanlardan acıma falan bekleme. Yaptıklarında da bir mantık filan arama. Neden benim üzerime geliyorlar gibi saçma sorular seni sadece daha zayıflatır. Bu tür şeytanlar başka insanların acılarından beslenir. Sen ne kadar acı ve sıkıntı çekersen o oranda zevk alırlar. Öncelikle böyle bir saldırıyı mantığınla çözmek için zaman kaybetme. Zaten sen baskı görmen için bir sebep aradıkça kendi kendini de suçlamaya başlarsın, bu da tam saldırgan manyağın istediği şeydir. Çünkü kendini suçladıkça acın daha da artar ve acın arttıkça o pisliklere daha fazla zevk verirsin. 2) Sana saldıranlar genelde sosyop

BAZI ERKEKLER GÜÇLÜ KADINLARDAN NEDEN HOŞLANIR ?

BAZI ERKEKLER GÜÇLÜ KADINLARDAN NEDEN HOŞLANIR ? Selamlar dostlar, Tabi şimdi bu durumun altında da gene psikolojik sebepler var. Ailenizin algı yönetimi uzmanı olarak bu konuyu irdeleyelim efendim. Olgunluk ve Bağımsızlık: Güçlü kadınlar genellikle kendi ayakları üzerinde durabilen, bağımsız ve olgun bireyler olarak görülürler. Bu tür bir olgunluk ve bağımsızlık, birçok erkeği etkileyebilir, çünkü bu, bir ilişkide karşılıklı saygı ve eşitlik anlamına gelir. Geleneksel kadın rolünde çocuksuluk ve erkeğe bağımlı olma yüklendiği için bir çok erkek bu rolden rahatsızlık duyabilir. Güçlü kadın erkeğin bu ihtiyacını görebilir. Dengeli İlişkiler: Güçlü bir kadın, ilişkide dengeli bir ortaklık kurma eğilimindedir. Bu, ilişkinin her iki tarafının da eşit sorumluluk taşıdığı, bir tarafın diğerine bağımlı olmadığı bir ilişki anlamına gelir. Bazı insanlar kendi avantajlarına bile olsa dengesiz denklemlerden rahatsız olurlar bu sebeple böyle bir erkek gerçekten dengeli bir ilişki kurabileceği kadı

KARANLIK TARAFINI YÖNETMEK : CARL JUNG'DAN BAŞARI İÇİN 5 ADIM

KARANLIK TARAFINI YÖNETMEK : CARL JUNG'DAN BAŞARI İÇİN 5 ADIM  Sevgili dostlar, Bugün size psikoloji allamesi ve ulema-i-ekber Carl Jung hazretlerinin gölge kavramından bahsedeceğim. Ailenizin algı yönetimi uzmanı olarak amacım içinizdeki kötü çocuğu ve "senden adam olmaz" dedikleri zaman bahsedilen "adam olmayacak" kısmınızı nasıl güzel işlere ve başarının kırmızı halılı ve altın varaklı yollarına yöneltirsiniz konusundan bahsedeceğim. Carl Jung efendi bakalım neleri tavsiye etmiş. Adım 1 : GÖLGEN İLE YÜZLEŞ Carl Jung hazretlerinin "gölge" kavramı, kişinin bilinç dışında bıraktığı ve kabul etmekte acayip zorlandığı kişilik özelliklerini ifade eder. Örneğin, belki de eleştirel veya yargılayıcı bir yanınız var ve bu genellikle stresli durumlarda belirginleşiyor. Yani stresli durumlarda başlıyorsunuz millete laf sokmaya, arkasından eleştirmeye veya kendiniz dışında herkesi aptal ilan etmeye. Ama normal zamanlarda pamuk gibi ponçik gibisiniz. İşte bu seni