Ana içeriğe atla

ÖNYARGILI BİR İNSAN OLMAKTAN NASIL KORUNURUZ ?


 

Sevgili dostlar,

Cennet vatanımdaki tartışmalara şöyle bir bakıyorum da bunların büyük kısmı gerçek fikirlerden çok önyargılara dayanan tartışmalar. Bir konu hakkında tartışan veya belli bir grup insandan nefret edenlerin ezici çoğunluğu somut gerçeklerden çok hayallerindeki ön yargılara dayanarak bu işleri yapıyorlar.

Önyargılar esasında seni paslı bir zihinsel kafese sıkıştıran ve hayatı hep ucundan yaşamana sebep olan zihinsel bir problemdir.

Tabi ben önyargılarımdan memnunum böyle her şeyden korkarak veya sağa sola saldırarak yaşayacağım diyorsan bu senin seçimindir ama hocam bıktım bu önyargılarımdan bana bir el at diyorsan bazı tavsiyelerim olabilir efendim.

Öncelikle dostum önyargılı bir insan olmaktan kurtulmak, zaman ve çaba gerektiren bir süreçtir, öyle hemen bir yazı okuyayım veya video izleyeyim de değişeyim diye bir şey yoktur ancak moralin bozulmasın gerçekten istersen önyargıları azaltılmış bir hayat sürmen mümkündür. 

Bu konuda sana yardımcı olacak bir kuple öneriyi şuraya yazıyorum.

a) Kendini farkındalıkla donat: 

Önyargılı düşüncelerinin farkında ol çünkü çoğu zaman atadan babadan kalma düşüncelerinin ve otuz sene önce başından geçmiş bir olaydan yaptığın genellemelerin farkında olmayabilirsin. 

Kendini ve başkalarını değerlendirirken, önyargılarının farkına var ve bunları düzeltmek için çaba göster.  

Örneğin bundan yıllar önce ilkokulda sınıf önünde konuşma yapman söylenmiştir ve sen o gün korkudan ve kekelemekten ismini bile söyleyememişsindir. O gün kendine "ben topluluk önüne konuşamam" notunu vermişsindir ve bugün otuz yaşına gelmiş olsan bile topluluk önünde konuşman söylendiği zaman aklına hemen bu karar gelmektedir. İşte sana kendine yaptığın bir önyargı. Belki iyi hazırlansan, ufak bir eğitim alsan ve bol bol topluluk önünde konuşsan senden harika konuşmacı olacak ama sen önyargıların sayesinde kendine tek şans bile vermiyorsun.

Ya da yıllar önce birinden Yunanlılar üç kağıtçıdır lafını duymuşsundur o günden bugüne tek bir Yunanlıyla tanışmış olmamana rağmen bir arkadaşın Yunanistan'a tatile gideceğim dediği zaman "aman ha dikkat et Yunanlılara kazıklanma" lafını ediyorsun. İyi de arkadaşım tek mensubuyla tanışmadığın bir millet hakkında bu kadar güzel atıp tutma gücünü sana kim veriyor. Tabii ki önyargıların. 


b) Kendini eğit: 

Farklı kültürler, dinler, ırklar ve cinsiyetler hakkında bilgi edin. Bu, önyargıların ve yanlış anlamaların üstesinden gelmene yardımcı olabilir. Bilgi önemlidir çünkü önyargıların çoğunluğu cehaletten kaynaklanır. 

Örneğin sene olmuş 2023 Belçikalı bir profesörle konuşuyorsun adam sana "Türkiye'de deveye biniyorsunuz değil mi, beslemek zor olmuyor mu ?" diyor neden çünkü merak edip bir kere bile Türkiye hakkında bir şeyler araştırmamış. 

Ya da ömrü hayatında Japonya hakkında tek bir kitap okumamış kişi çıkıyor Japonların günde üç öğün su yılanı yediklerini zannediyor (ha arada yerler mi yerler) 

Ön yargıların aklına geldiği zaman otur azıcık araştır bak bu Google çağında cehalet gerçekten zor zanaat. 


c) Açık fikirli ol: 

Başkalarının farklılıklarına açık ol ve onları anlamak için çaba göster. 

Örneğin baktın bir ülkede pilavı elle yiyorlar. Hemen "ığğğğğ ilkel cahiller" demeden önce araştır. 

Bunun kültürel ve çevresel nedenlerine  bak. 

Sana son derece ters gelen bir gelenek başka bir kültür için son derece normal olabilir. Örneğin senin ağzının suları aka aka yediğin yarım ekmek kokoreç başka kültürden birisi için anında öğürme ve kusma girişimlerine sebep olabilir.  Aç biraz kafanı çünkü tüm dünya senin kültüründen ve mahallenden oluşmuyor. Hiç bir şey yapamıyorsan otur bir kaç kaliteli belgesel izle (şimdi kitap oku diyeceğim biliyorum üşeneceksin - bak bu da bir ön yargı örneği nereden biliyorum belki benim otuz katım kitap okumuşsundur)

d) Empati kur :

Ah dostum ah sadece şu empati işini becerebilsek tüm dünya acayip yaşanabilir bir yer olurdu. 

Biraz kendi kabuğundan çık ve başkasının bakış açısından bakmaya çalış. Örneğin bir iş yerine gittin baktın kadın çalışan masasının başında uyuyor. Hemen "bak şu tembel pisliğe, nasıl da havadan para kazanıyor" demeden önce dur düşün. 

O uykucu gördüğün kadın önemli bir raporu hazırlamak için iki gündür uyuyamamış üstüne iki küçük bebek annesi ve ağır grip geçiriyor olabilir. Belki yanına gidip "uykunuzu pek alamadınız galiba bir sorununuz var mı ?" diye sorsan sana neler anlatacaktı. Ama bunu yapmak yerine içinden küfürler sallamak önyargılarının çok daha hoşuna gider. 

Empati için her durumda biraz kendini karşındakinin yerine koyabilmek yeterlidir. Örneğin eleştirdiğin hareket yapan kişiyi gördüğün zaman ön yargıyı sallamadan önce "acaba onun yerinde ben olsaydım bu hareketimin mantıklı açıklaması olabilir miydi ? "diye düşün derim.


e) Düşüncelerini sorgula :

Dostum sorgulamadan yuttuğun her düşünce içinde önyargı zehri taşıyor olabilir. Örneğin " tüm falan filan milletten insanlar pistir, cahildir ve tehlikelidir" düşüncesini kabul etmeden önce o millete mensup milyonlarca insan içinde hiç mi doğru dürüst insan yoktur ve ben bu genellemeyi neye göre yapıyorum diye bir düşünceni sorgula. Aynı anda başka biri senin milletin için aynı genellemeyi yapsa ne düşünürdün onu da bir sorgula. 

Ya da "spor yapmaya hiç zamanım yok" diyerek kesip atmadan önce "gerçekten uyanık olduğum uzun saatler boyunca otuz dakika spor yapacak zamanım gerçekten yok mu ?" diyerek kendini şöyle bir salla bakacaksın ki bu önyargın tembellik kökünden filizlenen bir düşüncedir.


f) Olumlu düşünmeye kendini zorla :

Önyargıların ezici çoğunluğu hep olumsuz genellemelerden oluşur. Zaten olumlu ön yargılar faydalıdır. Örneğin "ben kendime güvensiz bir eziğim" önyargısı yerine "ben her durumda kendime güvenirim" önyargısı daha faydalıdır. 

Olumsuz önyargıları yok etmenin en güzel yolu onların içindeki olumluyu görmektir. 

Örneğin "falan filan partisinin tamamı ahlaksızdır" önyargısının panzehri "iyi de kardeşim bu siyasi hareket içinde milyonlarca insan var bunlar arasında hiç mi namuslu ve ahlaklı insan bulunmaz ?" sorusudur. Bu soruyu kurduğun anda aşırı genelleme yaptığının hemen farkına varırsın. 

Kısacası her tür zehirli önyargı olumsuz genellemeler içerir bu sebeple bu olumsuz genellemenin bir kısmını olumluya çevirirsen olay biter. 

Hadi bir örnek daha vereyim 

"Z kuşağı çok sorumsuz" olumsuz genellemedir. 

Bunun normali "Z kuşağı ismi verilen yaş grubundaki insanlar, her insan grubunda olduğu gibi sorumlu ve sorumsuz bireyler içerir ve her bireyin tavrı kendini bağlar" 

Evet umarım verdiğim bu bir kaç öneri önyargı canavarınızı azıcık sakinleştirmiştir. 

Ek öneri : Bu tür kişisel gelişim konularına meraklıysan bir çok konuda kendini geliştirebileceğin bedava videolarımdan oluşan You Tube kanalım seni bekliyor. 

Şimdi hemen önyargı yapıp "hadi oradan hoca, senin kanalın ne işime yarayacak, yazdığın yazının sonunda reklamını yapma" deme.  Bir bak, sonra karar ver dostum.

https://www.youtube.com/AydinSerdarKuru


Sevgilerimle

Aydın Serdar Kuru


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

PSİKOLOJİK BASKI TEKNİKLERİ

PSİKOLOJİK BASKI TEKNİKLERİ Sevgili dostum, Bugün üzerinde uygulanıyor olabilecek yada gelecekte karşı karşıya kalabileceğin bazı psikolojik baskı tekniklerinden örnekler vermek istiyorum. Her zaman dediğim gibi seni ancak bilmediğin yumruklar devirebilir ama geldiğini gördüğün her tür saldırıya karşı önlem alabilirsin. 1 ) Öncelikle üzerinde psikolojik olarak baskı kurmaya çalışan insanlardan acıma falan bekleme. Yaptıklarında da bir mantık filan arama. Neden benim üzerime geliyorlar gibi saçma sorular seni sadece daha zayıflatır. Bu tür şeytanlar başka insanların acılarından beslenir. Sen ne kadar acı ve sıkıntı çekersen o oranda zevk alırlar. Öncelikle böyle bir saldırıyı mantığınla çözmek için zaman kaybetme. Zaten sen baskı görmen için bir sebep aradıkça kendi kendini de suçlamaya başlarsın, bu da tam saldırgan manyağın istediği şeydir. Çünkü kendini suçladıkça acın daha da artar ve acın arttıkça o pisliklere daha fazla zevk verirsin. 2) Sana saldıranlar genelde sosyop

BAZI ERKEKLER GÜÇLÜ KADINLARDAN NEDEN HOŞLANIR ?

BAZI ERKEKLER GÜÇLÜ KADINLARDAN NEDEN HOŞLANIR ? Selamlar dostlar, Tabi şimdi bu durumun altında da gene psikolojik sebepler var. Ailenizin algı yönetimi uzmanı olarak bu konuyu irdeleyelim efendim. Olgunluk ve Bağımsızlık: Güçlü kadınlar genellikle kendi ayakları üzerinde durabilen, bağımsız ve olgun bireyler olarak görülürler. Bu tür bir olgunluk ve bağımsızlık, birçok erkeği etkileyebilir, çünkü bu, bir ilişkide karşılıklı saygı ve eşitlik anlamına gelir. Geleneksel kadın rolünde çocuksuluk ve erkeğe bağımlı olma yüklendiği için bir çok erkek bu rolden rahatsızlık duyabilir. Güçlü kadın erkeğin bu ihtiyacını görebilir. Dengeli İlişkiler: Güçlü bir kadın, ilişkide dengeli bir ortaklık kurma eğilimindedir. Bu, ilişkinin her iki tarafının da eşit sorumluluk taşıdığı, bir tarafın diğerine bağımlı olmadığı bir ilişki anlamına gelir. Bazı insanlar kendi avantajlarına bile olsa dengesiz denklemlerden rahatsız olurlar bu sebeple böyle bir erkek gerçekten dengeli bir ilişki kurabileceği kadı

KARANLIK TARAFINI YÖNETMEK : CARL JUNG'DAN BAŞARI İÇİN 5 ADIM

KARANLIK TARAFINI YÖNETMEK : CARL JUNG'DAN BAŞARI İÇİN 5 ADIM  Sevgili dostlar, Bugün size psikoloji allamesi ve ulema-i-ekber Carl Jung hazretlerinin gölge kavramından bahsedeceğim. Ailenizin algı yönetimi uzmanı olarak amacım içinizdeki kötü çocuğu ve "senden adam olmaz" dedikleri zaman bahsedilen "adam olmayacak" kısmınızı nasıl güzel işlere ve başarının kırmızı halılı ve altın varaklı yollarına yöneltirsiniz konusundan bahsedeceğim. Carl Jung efendi bakalım neleri tavsiye etmiş. Adım 1 : GÖLGEN İLE YÜZLEŞ Carl Jung hazretlerinin "gölge" kavramı, kişinin bilinç dışında bıraktığı ve kabul etmekte acayip zorlandığı kişilik özelliklerini ifade eder. Örneğin, belki de eleştirel veya yargılayıcı bir yanınız var ve bu genellikle stresli durumlarda belirginleşiyor. Yani stresli durumlarda başlıyorsunuz millete laf sokmaya, arkasından eleştirmeye veya kendiniz dışında herkesi aptal ilan etmeye. Ama normal zamanlarda pamuk gibi ponçik gibisiniz. İşte bu seni