Ana içeriğe atla

Orman Okulu


Orman ülkesinde yaşayan hayvanlar değişen orman şartlarına uyum sağlamak için bir “Orman Okulu” açmaya karar vermişler ve tüm hayvanların bu okulda eğitim görerek sertifika almasını şart koşmuşlar.

Bir hayvanın ihtiyaç duyacağı dört temel özellikten oluşan bir müfredat oluşturulmuş. Bu özellikler koşma, tırmanma, yüzme ve uçmaymış.

Ördek yüzme dersinde çok başarılıymış hatta öğretmenden bile iyi yüzüyormuş ancak uçma dersinden zar zor geçebiliyor ve koşma dersinden de sürekli kalıyormuş.

Koşma dersinden sürekli kötü notlar alınca daha fazla koşu çalışmaya başlamış. Ancak paletli ayakları koşmaya uygun olmadığı için koştukça ayakları yaralanmış ve parçalanmış. Ördeğin paletleri zarar gördüğü için bu sefer çok iyi olduğu yüzme dersinde de ortalama bir öğrenci olmuş. Ancak ortalama geçer bir not olduğu için okul idaresinden hiç kimse bir zamanlar yüzmede olağanüstü başarılı olan ördeğin şimdi hem yüzme de hem de koşmada vasat bir öğrenci olmasının sebebini araştırmamış. Ördeğin morali gün geçtikçe bozuluyor ve kendini başarısız bir hayvan olarak görüyormuş.

Ördeğin arkadaşı Tavşanda koşu dersinde hep bir numaraymış. Ancak yüzme dersinde zar zor suyun üstünde durmaya çalışmaktan bacaklarını sakatlamış ve hem koşu da hem de yüzmede vasat bir öğrenci haline gelmiş. O da durumuna çok üzülüyor ve benden bir şey olmaz diyerek kendini paralıyormuş.

Sincapta benzer bir durumdaymış. Okula ilk başladığı günlerde tırmanma dersinde rekorlar kırmış ve üstün yeteneğiyle hocalarının dikkatini çekmiş. Uçma dersindeyse işler çok kötüymüş. Normalde bir ağacın tepesinden aşağıya atlayarak yere süzülebilme yeteneği olmasına rağmen öğretmeni bunun “bilimsel” bir uçma olmadığını ve yerden havaya doğru uçmayı öğrenmesi gerektiğini söylüyor ve bunu beceremediği zaman sıfırları basıyormuş. Zavallı sincap çok çalışkan olmasına ve her gün sabahtan akşama kadar olduğu yerden zıplayarak uçmaya çalışmasına rağmen bir türlü uçamıyormuş. Zamanla aşırı çalışmaktan kendini tüketmiş ve hem uçma dersinden hem de bir zamanlar çok iyi olduğu tırmanma dersinden sınıfta kalmış.

Okuldaki en sorunlu öğrencilerden bir tanesi kartalmış. Kurallara uymak istemiyor ve sürekli disipline veriliyormuş. Tırmanma dersinde bir hamlede uçarak tırmanması gereken ağacın tepesine oturuyormuş. Öğretmenleri ona uçmaması ve diğer arkadaşları gibi kanat ve ayaklarını kullanarak tırmanması gerektiğini söylemesine rağmen kartalın aklı bir türlü normalde uçarak çıkabileceği çok basit bir yüksekliğe çıkmak için neden sincap gibi davranması gerektiğini anlamıyormuş. Kartal kurallara uygun davranmadığı gerekçesiyle tırmanma dersinin sınavlarından üst üste sıfır verilerek bırakılmış. Kartal bu sebeple okumanın kendine göre olmadığını düşünerek okulu terk edip başka diyarlara uçmuş.

Sene sonunda orman idaresi tarafından okulun başarı durumuna bakıldığı zaman tüm öğrencilerin ufak bir kısmının vasat ve çoğunluğunun da başarısız olduğu görülmüş. Bu sonuçlara göre yöneticiler, öğrenci hayvanların hepsinin de yeteneksiz olduğu sonucuna vararak dersleri ve sınavları daha da zorlaştırma kararı almışlar.


Kıssadan hisse: Herkesin güçlü tarafları vardır ve eğitim sistemlerinde önemli olan bu güçlü tarafların daha etkin kullanılmasının sağlanarak olağanüstü başarılı bireylerin önünün açılmasıdır. Eğer zayıf yönlere odaklanılır ve bunlar güçlendirilmeye çalışılırsa böyle bir eğitim sisteminde sadece sıradan veya başarısız insanlar üreteceksiniz demektir. 

Not: George Reavis'in 1940 senesinde yazdığı kısa hikayeden uyarlanmıştır.

Sevgilerimle
Aydın Serdar Kuru
www.serdarkuru.com


Yorumlar

  1. Hocam kesinlikle katılıyorum görüşlerinize bugün iyi bir ders aldığımı belirtmek istiyorum

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

KÖTÜ İNSANLAR KÖTÜ OLDUKLARININ FARKINDA MIDIR ?

  KÖTÜ İNSANLAR KÖTÜ OLDUKLARININ FARKINDA MIDIR ?  İyilik ve kötülük dünyaya ilk fırlatıldığımız günden bu güne önümüze konan bir seçenek. İlk olarak masallarla başlar annemizin bize anlattığı. Masalda mutlaka kötü bir karakter vardır. Kırmızı Başlıklı kızı yemeye kalkan kötü kurt, pamuk prensesi zehirleyen üvey anne gibi ve bizim yanımız her zaman iyilerin yanıdır. Daha sonra çizgi filmler girer yaşam hanemize. Örneğin Tom ve Jerry kedi fare masalında biz hep ufak minik fareyi tutarız, Kötü kalpli Gargamele karşı mavicik Şirinlerin yanındayızdır. Sonra görüntülü masallar olan filmler girer hayatımıza Star Wars evreninde Jedi olmak isteriz ve Yoda manevi babamız olsun diye iç geçiririz. Süpermen'in yanında Lex Luthora karşı savaşırız. Sonra yıllar geçer hayatın daha da içine gireriz çünkü artık bedenimiz büyümüştür ve masallar arkamızda kalmıştır ancak aynen o masallarda okuduğumuz çelik gibi net iyi ve kötü ayrımını ararız hayatta. Tüm dünya içinde kendimizin de olduğu iyile...

PSİKOLOJİK BASKI TEKNİKLERİ

PSİKOLOJİK BASKI TEKNİKLERİ Sevgili dostum, Bugün üzerinde uygulanıyor olabilecek yada gelecekte karşı karşıya kalabileceğin bazı psikolojik baskı tekniklerinden örnekler vermek istiyorum. Her zaman dediğim gibi seni ancak bilmediğin yumruklar devirebilir ama geldiğini gördüğün her tür saldırıya karşı önlem alabilirsin. 1 ) Öncelikle üzerinde psikolojik olarak baskı kurmaya çalışan insanlardan acıma falan bekleme. Yaptıklarında da bir mantık filan arama. Neden benim üzerime geliyorlar gibi saçma sorular seni sadece daha zayıflatır. Bu tür şeytanlar başka insanların acılarından beslenir. Sen ne kadar acı ve sıkıntı çekersen o oranda zevk alırlar. Öncelikle böyle bir saldırıyı mantığınla çözmek için zaman kaybetme. Zaten sen baskı görmen için bir sebep aradıkça kendi kendini de suçlamaya başlarsın, bu da tam saldırgan manyağın istediği şeydir. Çünkü kendini suçladıkça acın daha da artar ve acın arttıkça o pisliklere daha fazla zevk verirsin. 2) Sana saldıranlar genelde sosyop...

GÜÇ ZEHİRLENMESİNİN 5 SEBEBİ

 GÜÇ ZEHİRLENMESİNİN 5 SEBEBİ Sevgili Dostlar, Sizin de başınıza hiç gelmiş midir ? Hani hayatınızın bir döneminde iş ortamında veya özel hayatınızda biriyle tanışırsınız. Bu kişi son derece kibar, alçakgönüllü, iyiliksever bir insandır. Böylesi düzgün bir insanla karşılaşmaktan sevinç duyarsınız. O dönemler o kişi sıradan bir vatandaştır makamı mevkisi hatta parası yoktur ama karakteri vardır.  Bu kişi öyle bir insandır ki zor zamanınızda gözünüzü kapatıp güveneceğiniz biridir. Sonra zaman geçer hayatta çoğu zaman olduğu zaman yollarınız ayrılır ve o kişi anılarınızda tatlı bir hayal olarak kalır. Sonra bir gün bir şekilde yollarınız yeniden kesişir. Bu kişiyi tekrar gördüğünüze çok sevinirsiniz. Ama bir bakarsınız yıllar önce bıraktığınız kişi gitmiş yerine bambaşka bir insan gelmiştir. Yeni kişi son derece kaba, kibirli ve türlü hileler kötülükler peşinde olan birine dönüşmüştür. Bir zamanlar iş yerinde kendi çıkarına A4 kağıt bile kullanmaktan korkan kişinin yerine nereden...